KEMER 90 TL ,BELEK 70 TL,SİDE 90 TL,ALANYA 150 TL,BELDİBİ 79 TL,ÇAMYUVA 99 TL,KUNDU 49 TL,LARA 49 TL,ŞEHİR 49 TL,GÜZELOBA 50 TL,KONYAALTI 59 TL,LİMAN 59 TL,OTOGAR 59 TL,KADRİYE 69 TL,BOĞAZKENT 74 TL,SERİK 74 TL,DENİZKAYA79 TL,GÖYNÜK 84 TL,ÇOLAKLI 89 TL,EVRENSEKİ 89 TL
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                             ,GÜNDOĞDU 89 TL,KIZILAĞAÇ 89 TL,KUMKÖY 89 TL,SİDE 89 TL,KİRİŞ 94 TL,MANAVGAT 99 TL,SORGUN 99 TL,TİTREYENGÖL 99 TL,TAHTALI 109 TL,TEKİROVA 109 TL,İNCEKUM 129 TL,OKURCULAR 129 TL,KONAKLI 139 TL,ÇIRALI 149 TL,ADRASAN 149 TL,OLİMPOS 149 TL,MAHMUTLAR 159 TL,BURDUR 169 TL,ISPARTA 169 TL,KUMLUCA169 TL,MAVİKENT 169 TL,FİNİKİ 189 TL,GAZİPAŞA 199 TL,DEMRE 239 TL,DALAMAN 249 TL,FETHİYE 270 TL,KAŞ 279 TL,KALKAN 299 TL,ÖLÜDENİZ 299 TL,MARMARİS 499 TL,BODRUM 749 TL

Translate






7 Haziran 2015 Pazar

KEKOVA ADASI ANTALYA, DEMRE


KEKOVA ADASI
ANTALYA, DEMRE  YOYO TRANSFER
Kekova; Üçağız  ( Theimiusa )  ve Sert Duvar  ( Simena )  köylerinin karşısında uzanan 7 . 4 km .  boy ve tahmini 500 m genişliğinde ince uzunca bir adadır ve bu ada bununla birlikte ismini tüm bölgeye vermekte ve Akdenizin Ülkemiz'ye ilişkin durumda olan en kocaman adası durumundadır .  En yüksek tepesi 188 m .  karşısındaki anakara ile arasındaki kanal görünümündeki denizin en koyu bölümü ise 105 m . dir .  Kekova adı son senelerdeki güncelliğinden dolayı turizm ve himayecilik sahalarında da sık sık kullanılır olmuştur . Üstelik bu civarda inşa edilmiş durumda olan havza turları  " Kekova turu "  namına anılmaya başlamış ve dolayısıyla Kekova havza turları burda düzenlenmektedir ,  hepten ehemmiyetlisi ada ve etrafındaki kazı bilimsel ,  naturel sığınma alanları  " Kekova Sit Alanı "  namına adlandırılmıştır .

Sadece Antalya'nın değil ,  tüm Akdeniz dünyasının en ak denizine sahip durumda olan Kekova ve çevresi bu temizliğini tartışmasız sığınma altına münfail meydana gelmesine borçludur .  Bu konuda başka ziyaretçilerden kocaman onay nail olması Ülkemiz Cumhuriyeti'nin beynelmilel korumacılıktaki alım kaynağı olmuştur .  Ada ,  asla karşısındaki iki minik liman benzeri kent nitelikleri taşımamış ,  fazladan iki kenti perde benzeri Akdeniz'e karşın koruyan; denizcilerin melce yeri ,  sefine inşaa ve restorasyon üssü namına kullanılmıştır .  Bu etrafta bu sabah  " Batmış Kent "  namına adlandırılan adanın kuzeybatı kıyılarındaki bakaya en az İ . Ö .  5 .  yy . dan beri ticari ve askeri üs namına kullanılmış durumda olan Kekova'nın en rengarenk köşesidir .  Gemilik koyu ise hem bir yüzülebilecek bir yer ,  hem bir de Bizans Dönemine ilişkin bazilika apsisi ile kazı bilimsel kalıntıların en yüklü meydana geldiği alandır .  Yakınlarındaki batmış kent namına hatıralan köşede çoğunlukla ana karaya oyulmuş iskân kalıntıları ve su içinde bulunan ev temelleri yer alırlar .  Yalnızca bu köşedeki yapıların su altında kalmış olması ,  kocaman bir olasılıkla zelzele sonucu namına adanın bu köşesinden anakaraya gerçek yatmasıyla yorumlanabilir .

Tarihi:

Bölgeye ismini verici Kekova ,  bölge içinde bulunan en kocaman adadır .  Kekova adası ,  Küçük Asya yakasına bitik bir argıt oluşturarak uzanır .  Küçük Asya yakasında ise girintiler ,  çıkıntılar ,  koylar denize gömülmüş eskiyen kent surları ,  sert duvar kalıntıları bulunur .  Iç Ada ,  Bölge Adası ,  Aşırlı Ada ve Kişnali Ada mühim öbür adalardır .  Kıyıya koşut uzanan Ateş Gibi Yarımadası ve Kekova Adası bir iç deniz niteliği taşıyan Ölüdeniz'i oluşturur . Kekova Adası bununla birlikte akdenizdeki Ülkemiz'ye ilişkin durumda olan en kocaman ada konumundadır .

Bölgedeki yükseklikler kuzeye gerçek uzanmaktadır .  Kıyıdan bu yana anında yükselmeye başlayan eğimli araziler ,  dar düzlüklerden ardından yüksek yamaçlarla birdenbire yükselerek 550 m'yi aşan dağlara dönüşmektedir .  Kıyılar girintili çıkıntılı koylardan yaşanan bir topografya işaret etmektedir .  Kara erişim olanaklarının kısıtlı meydana geldiği bölge kıyılarına denizden erişim teknelerle sağlanmaktadır .  Jeolojik yapıda ise miaesen ,  kireç taşlarıyla ciltli alanlar vardır .

Akdeniz nebat örtüsünün hakim meydana geldiği bölge ,  abuhava tipine uyumlu makilik ve yer yer çam ağaçlarıyla ciltli olup ,  hep yeşildir .  Bölgeye has zirai ameliyat turfandacılık ,  zeytincilik ve tahıl ekimidir .  Balıkçılık ise başlıca dirlik kaynağıdır .

Doğal güzelliklerin yanısıra antika ve tarihi yapıtların zenginliği de bölgeyi arkeoloji turizmi doğrultunundan cazip kılmaktadır .  Uzunca yıllar Likya Uygarlığı'nın daha ardından da Roma İmparatorluğu'nun etkisinde olan yörede son zamanlarda de minik yerleşmeler vardır .  Üçağız  ( Theiminssa )  ve Sert Duvar  ( Simena )  köyleri günümüzdeki yerleşimlerdir .  Bunların yakınında bölge Likya yazısıyla yazılmış kitabeli mezarlar ,  kıyıda su içinde Likya tipi lahitler ,  mendirek ve yapı kalıntıları ,  ortaçağ kalesinin içinde kayaya oyulmuş tiyatro ,  taş mezarları ,  su sarnıçları ,  kuzeyde lahitlerden ve az sayıda taş mezarlarından meydana gelen nekrapol alanı ,  Teimiussa'da  ( Uçağız )  ise antika mezarlar ile su içinde kalmış rıhtımdan meydana gelen zengin bir tarihi mirasa sahiptir .  Bununla Birlikte sahada birden fazla batmış kent vardır .  Kekova Adası'nın iç yakasındaki Gemilik namına bilinen kavuşum çok eskiyen bir havza yapım yeri meydana geldiği ihtimal edilmektedir .

Kekova'da Aperlai ,  Batmış Kent ,  Kaleköy'deki Simena ,  Üçağız'daki Theimussa ,  Gökkaya koyundaki Istlada adlı antika şehirler yer almaktadır .  Bununla Birlikte Kılıçlı'daki Apollonia Üçağız'a 2km .  mesafede Çevreli'deki Tybertissos şehirleri de Kekova bölgesindeki öbür antika iskân alanlarıdır .  Bunlardan Tırmısın ovasına hakim 365 m .  yüksekliğinde bir tepenin üzerindeki Tyberissos antika şehrinde birden fazla Lykia tipi lahitler ile güvercin yuvası şeklindeki Lykia taş mezarları yer almaktadır .  Bunlardan günümüze erişen bakaya Helenistik ve Roma çağlarına tarihlendirilmektedir .

Akropolün tepesinde bazı yapı kalıntılarıyla güneyde Dor üslubundaki Apollon mabedi kalıntılarından yararlanılarak Bizans çağında bir kilise yapılmıştır .  Çevreli Kapaklı arasındaki İnişdibi'de Istlada antika kenti yer almaktadır .  Ancak bu minik iskân alanlarının sahada politik bir etkinliği olmadığından tümü birleşerek bir tüm şeklinde Lykia birliği içinde temsil edilmişlerdir .

Kekova Adası üstünde Bizans devrinde inşa edilmiş bir kilisenin apsidi ile karşılaşılmıştır .  Bununla Birlikte adanın üstünde bazı yapı bakaya etrafa yayılmış kapasitededir . Burada olması gerektiği kadar bir yüzey araştırması ve arkeoloji kazıları yapılmadığından bu konuyla alakalı detaylı bilgi bulunmamaktadır .  Bu Sabah gemilik koyunun sağ tarafında deniz içinde kalmış dükkanlar ile sol tarafta da ne oldukları kesinleşmeyen bazı yapı kalıntıları görülebilmektedir .  Kocaman olasılıkla şunlar ,  hanelere ilişkin basit kalıntılarıdır .

Kekova bölgesindeki antika iskân alanlarına ilişkin ,  eskiyen çağlarda kayalardan yontma yolu ile ele geçirilen kocaman taş blokları ,  Helenistik devirden bu yana çevredeki öbür şehirlerde kullanılmıştır .  Bu yönden tarihte mühim bir liman durumda olan bu iskân alanıyla alakalı kalıntı ve buluntular günümüze ulaşamamıştır .

İtalyan işgalinden ardından adanın hangi ülkeye ilişkin olacağı ile ilgili Ülkemiz ve İtalya içinde bir zaman uzlaşılamamış ,  daha ardından ada 1932 senenindeki protokol ile Ülkemiz'ye bırakılmıştır .

Kuzey tarafında iki. asırda depremlerle yok durumda olan antika Dolkisthe kentinden kalma batıklara yer yer rastlanır .  Kekova ,  Bizans çağında tekrardan kurulup gelişmiş ancak gelişmesi Arap istilaları sebebinden aynı ritimde devam edememiştir .

Kekova ve çevresi 18 Haziran 1990'da Çevre ve Orman Bakanlığı aracılığıyla sit alanı duyuru edilmiştir .  Tüm yüzüş ve dalışların devlet aracılığıyla özel müsaade alınarak inşa edilmesi kararlaştırılmışsa da sonraki yıllarda bu yasak ,  tarihî batmış olanlar haricindeki yerler için kaldırılmıştır .

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder